Sokak tuzağı…

YAYINLAMA:
Sokak tuzağı…

Göreve geldikleri günden bu yana mevcut CHP yönetimi, kutuplaştırıcı bir zihniyet sergilemekten zerre kadar geri adım atmadı.

Milletimizin hassasiyetleri kaşındı, toplumsal fay hatları tetiklendi.

Türkiye’de demokrasinin kesintiye uğramasını arzulayan yabancı başkentlerin gözüne girmek için her türlü kışkırtma sahnelendi.

Herkesin gözünün içine baka baka milli irade hiçe sayıldı, gizli ajandaların peşine düşmekten geri durulmadı.

***

Siyasete yeni bir soluk kazandırmak için karşılarına çıkan fırsatlar ısrarla tepildi.

Dedikodu ve iftira kampanyalarının değirmenine su taşımak, CHP yöneticilerinin tek mesleği hâline geldi.

Bugün parti politikalarına yön veren her isim, Türk düşmanlarıyla aynı cephede durmanın alnına çalınan kara bir leke olduğunu umursamadı.

CHP’nin nerede konumlandığını göstermek adına her tuşa basıldı.

***

Bu uğurda ilk olarak “sokağa çıkmanın vaktinin geldiği” ifade edildi.

“Bir milyon kişinin meydana inmesi halinde rejimin değişeceği” ileri sürüldü.

Üstelik bu tehditler dillendirilmeye başladığı zaman ne bir belediye başkanı tutukluydu ne de kongrelerdeki şaibeler mahkeme koridorlarına taşınmıştı.

Siyasi bozgunculuktan ibaret hedef ve mesajlar, icazetli bir siyaset anlayışının CHP’nin iliklerine kadar işlendiği gerçeğini duyurmak için veriliyordu.

***

Aynı numaraya belediyelerdeki yolsuzluk, rüşvet, ihale pazarlıkları ile kurultaydaki usulsüzlükler ayyuka çıkınca da başvuruldu.

CHP’lilerin şikâyetleriyle başlayıp yine CHP’lilerin itiraflarıyla dalga dalga büyüyen iddialarının karşısına sokak çağrıları konuldu.

Sokak çağrıları belediye başkanlarının suçsuz olduğunu veya delegelerin iradelerini satmadığını kanıtladı mı?

Elbette hayır…

***

Peki, zerre kadar faydası olmadığı herkes tarafından bilinen bu yolda ısrarın ne anlamı vardı?

CHP’nin parti yönetimi gerçekten özgür iradeyle mi hareket ediyordu, yoksa izledikleri rotayı birilerinin telkiniyle mi belirliyordu?

Bu soruların cevabı sokak çağrılarının sahibinde saklıydı.

Nitekim perde arkasından CHP’yi yönlendirenler kafalarını uzatmaya başladı.

***

Firari FETÖ’cü Can Dündar, “Bundan sonrası gücü gücü yetene dönemidir, CHP'nin tek çıkışı vardır, sokakta olmak, sokakta kalmak, sokaktan gelen meşru gücünü kullanmak” açıklamasıyla CHP’nin izlediği rotayı çizenin kim olduğunu gözler önüne serdi.

Kendi siyasi hırsları uğruna halkı sokağa sürüklemekten çekinmeyenlerin kılavuzu ortaya çıktı.

Bekleyip görelim…

Milletimizi sokak tuzağına çekmek isteyen kılavuzu karga olanların akıbetlerini hep beraber görelim…

 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...