“Esasen çağa ve zamana yönelik mesajlarımızın
 taşıyıcı kolonu gençlerdir…
Nazarımızda Türk gençliği güzel ahlakın,
 güven veren aklın, güçlü amaç ve
 arzuların pırıl pırıl parlayan kutup başıdır.” (1)

Şanlı Peygamberimiz, tebliğ vazifesine “gençlik teşkilatı kurarak” başladı. Eshab-ı Suffa’yı gençlerden kurdu.(2)

Hoca Ahmed Yesevi ocağının en kıymetlileri de hep gençlerdi.

Atatürk, Cumhuriyetimizi, milli ülkülerimizi ve tüm milli değerlerimizi Türk gençliğine emanet etti.

Başbuğ Türkeş de bu mirasla yola çıktı. Türk gençliğinden dünyanın en önemli gençlik hareketini kurdu.

Liderimiz Devlet Bahçeli Beyefendi de kuruluşunda amil ve amir olduğu, fikir, iman ve ideoloji örgüsünün banisi olduğu Ülkü Ocaklarına ve Ülkücü Türk gençliğine büyük önem verdi…

Yaşatılması, çağa uygun olarak yeniden yapılandırılması ve geleceğe yön veren bir yapıya kavuşturulmasında lideri olarak Ülkücü Türk gençliğinin her zaman önünü açtı.

Lider Bahçeli, Türk gençliğinin nüvesi ve motor kuvveti olarak gördüğü Ülkü Ocaklı gençleri Türk Yüzyılı’na hazırlarken elbette asıl hedefi topyekûn Türk gençliğini aynı hedefe yönlendirmekti.

***

Devlet Bahçeli Beyefendi’nin yaptığı son TBMM Grubu Toplantısı yukarıda zikredilen paragraflar ele alındığında son derece önemlidir.

Hem Türk gençliğinin sahip olması gereken vasıfları ve gençliğin meselelerimiz karşısında almaları gereken tavrı hem de millet olarak onlardan neler beklenildiği konusundaki vazıh ve veciz ifadeleri dikkatle okunmalı, cümleler üzerinde derin derin düşünülmelidir.

İşte o cümlelerden biri…

“Nereden gelip nereye gittiğimizin farkına varan, medeniyetler ve milletler mücadelesindeki konum ve koordinatlarımızı sorumlulukla kavrayan bir gençlik yıkılmaz kale, inmeyen sancak, düşmeyen inanç, vazgeçmeyen atılganlık, geri adımı olmayan taarruz bilincidir.” 

Sayın Bahçeli, bütün Türkiye’nin ve hatta dünyanın onu pür dikkat dinlediği konuşmasında acaba bu ifadeleri neden kullanmıştır?

Daha da ötesi konuşmasının büyük bir kısmını neden Türk gençliğine ayırmış ve neden gençlik üzerinden bazı açıklamalar yapmıştır?

Bu çok açık.

Her değişim ve atılım hareketi, her kutlu başlangıç için adım atan ve hedefe doğru yürüme isteğini ortaya koyan tüm toplumsal yapılar planlamasını “yıkılmaz gençlik kalesi”nin üzerinden yapar…

Tıpkı yukarıda saydığımız örnekler gibi…

***

Dünyada gelişen olayları, ülkelerin ülkelere saldırılarını veya diplomasi alanında yaşanan çekişmeleri görmezden gelerek medeniyetler ve milletler mücadelesinde ayakta kalamayız.

Bizi bu yolda ayakta tutacak, varlığımızı perçinleyecek ve zaferle buluşturacak milli güç merkezi de elbette milliyetçi Türk gençliğidir.

Sayın Bahçeli’nin bir önceki TBMM Grup Toplantısı’nda üzerinde durduğu “iç cephe” kavramının önemi ve bu haftaki konuşmasındaki “Türk gençliği” vurguları yan yana getirildiğinde “Hazır olun! Saflarınızı sıklaştırın ve güçlendirin. Türk Yüzyılı harekâtı başladı” emr-i şahanesi duyulmaktadır.

Bu emir tarih öncesinden gelen milli bir ülkü, bu emir tarihin bilinen tüm zamanlarında okunan bir bengü yazıt ve bu emir yüz yıl önce çıkılan kutlu yolun harekât emridir.

Kervan yolda düzülür…

Liderimizin seslenişinde Türk gençlerinden beklenti ve dileklerinin yanında “gençlerimiz için müjdeler” de var… Maddi ve manevi müjdeler şimdiden mübarek olsun.

Evet, hem bu hedefe hiç durmadan yürüyeceğiz hem de eksikliklerimizi yolda tamamlayacağız…

Ve bu yolda bize düşen; “Emret büyük ağam, uğrunda dağlar devrilsin” demekten başka bir şey değildir.

Birilerinin kafası “değiş-tokuşlarla” karışadursun, bizim boşa geçirecek vaktimiz yok.

Haydi bismillah!

Dipnotlar

1) Lider Devlet Bahçeli’nin 20 Haziran 2023 Salı günü yapmış oldukları konuşmasından…

2) Yanılmıyorsam 1996 yılıydı… O zamanki Ülkü Ocakları Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sayın Ebubekir Korkmaz’a “Ülkü Ocaklarının tarihi, kökleri nereye dayanır?” diye sormuştum. O da bana, “Böyle bir tarih veremeyiz. Çünkü Ülkü Ocakları Türk varlığı ile daim ve Türk tarihi ile yaşıttır”  dedikten sonra Al-i İmran suresi 104. ayet ile birlikte Eshab-ı Suffa, Yesevi ocağı, Atatürk ve Ülkü Ocaklarımıza kadar müdevver muhteşem bir mana sohbeti yapmıştı. Ebubekir Korkmaz şimdilerde TÜRKAV Genel Başkanı.