06 Aralık 2024
weather
6°
Twitter
Facebook
Instagram

Mızrak çuvala sığmıyor…

YAYINLAMA:
Mızrak çuvala sığmıyor…

Halk TV bir tek bugün değil, yıllardır teyide muhtaç bilgileri hiç araştırma yapmadan dolaşıma sokuyor.

İstisnasız tüm yorumcuları “aldığım duyum”, “görüştüğüm yetkilinin ifadeleri” gibi cümleler kuruyor, fakat söz konusu ulaştığı bilginin tam adresini vermek olduğunda kulağının üzerine yatıyor.

Sabahtan akşama kadar ekranı süsleyen herkes, çamur at izi kalsın çarkını döndürmekle meşgul oluyor.

***

Özellikle Milliyetçi-Ülkücü Hareketi karalamak uğruna emsali görülmemiş bir gayret sarf ediliyor.

MHP’nin adının geçtiği yerde tarafsızlık ilkesi bir anda kenara bırakılıp gerçek dışı iddialar dillendiriliyor.

Devlet Bahçeli'ye duyulan kin ve nefreti kusmak için her yola başvuruluyor.

Halk TV, partisi ve lideri hakkında iftiralarla doldurduğu bir çuvalı ülkücünün sırtına yüklemek istiyor.

***

E haliyle mızrak çuvala sığmıyor.

Algı mühendisliğini yayın politikası haline getiren Halk TV’nin iftiraları yüzüne vuruluyor, iddialarını ispat etmesi isteniyor.

İftirası yüzüne vurulan tehdit ediliyoruz diye avazı çıktığı kadar bağırıyor.

İddiasını ispat etmesi istenen hedef gösterilme limanına sığınıyor.

Dikkat edin…

Halk TV’nin hiçbir yorumcusu dolaşıma soktuğu yalanlar gün yüzüne çıkınca ifadelerinin gerçek olduğunu ispatlama gayretine girmiyor.

***

Halk TV yalnızca MHP ve Devlet Bahçeli’ye yönelik manipülasyon politikası izlemiyor.

CHP’den verilen fon ve DEM’den alınan aklın gereğince Türk milletini hedefe koyan işlere imza atıyor.

Toplumun sinir uçlarını kaşıyor.

Sürekli karamsarlık pompalıyor.

Yalanı bile isteye yayıyor.

***

Halk TV aklınca bir tezgâh kuruyor.

Bu tezgâhı…

Nerede kuvvet gördüyse oraya sığınan korkaklar köpürtüyor.

Dün öptüğü eli bugün ısıran, yeni efendilerine yaranmak için eski efendilerine söven dönekler kullanıyor.

PKK’sından FETÖ’süne tüm terör örgütlerinin savunuculuğunu üstlenenler pazarlıyor.

***

Saçtıkları yalanların izlediği yol bile taktıkları maskenin düşmesine yetiyor ama onlar halen gazetecilik mesleğinin onur ve namusunu çiğnetmediklerinden bahsediyor.

RTÜK gereğini yerine getirip cezalarını kesiyor ama onlar halen aldıkları cezanın üzerine inşa ettikleri mağduriyet rolünün üstlendikleri itibar celladı görevini gizlediğini sanıyor.

Her haltı yemenin basın özgürlüğüyle bir alakasının olmadığını anlamaları için geriye tek bir şey kalıyor.

Yalanın bini bir para olan bu ekranın artık karartılması gerekiyor.

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *