06 Aralık 2024
weather
6°
Twitter
Facebook
Instagram

CHP’nin DEM ve teröristbaşı Öcalan telaşı!

YAYINLAMA:
CHP’nin DEM ve teröristbaşı Öcalan telaşı!

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli MHP Grup toplantısında “Türk-Kürt kardeşliğini kemikleştirip Türkiye Yüzyılını gerçeğe dönüştürmek için sabırla mücadele ediyorken, etnik bölücülüğün ve terör örgütünün hain emellerine kucak açan ve destek olan namertlerini Türk milleti affetmeyecektir.” konuşmasını yaptıktan bir gün sonra, Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın "Türkler ile Kürtler arasına örülmek istenen terör duvarını yıkıp atacağız. Evlatlarımıza, terörün olmadığı, şiddetin olmadığı, sırtını silaha ve dağa yaslayan terör destekli siyasetin olmadığı bir Türkiye teslim edeceğiz. Bu hedefimizde samimiyiz, kararlıyız. Hep söylediğim gibi terör örgütü küresel güçlerin tetikçisi, taşeronu, paralı askeri, aparatı rolünden vazgeçmediği sürece nerede olursa olsun başını ezmeyi sürdüreceğiz." konuşmasını yaptığı gün, Irak’ın kuzeyinde 8, Suriye’de 6 terörist öldürüldü ve aynı zamanda PKK/KCK’nın sözde Sincar İstihbarat Sorumlusu Hevi kod adlı Sadiye Muhammed Ahmed Irak’ta leş haline getirildi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de aynı gün “Azim ve kararlılıkla yürütülen operasyonlar kapsamında bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap'ta da kilit kapatılmıştır. " açıklamasını yaptı.

Bunları niye hatırlatıyorum? 

Çünkü Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri olan mevcut muhalefetin yarattığı propaganda kirliliğini ve kendi suçunu bastırmada sergilediği ikiyüzlülüğü vurgulamak için… MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin DEM’e “Gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın” ve teröristbaşı Öcalan’a da DEM ile yüzleşerek “Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykır” çağrısını yaptığı andan itibaren Türkiye, Irak ve Suriye üzerinde terörle mücadeleye bir saniye bile ara verilmemiştir. Muhalefet, “terörü bitirme” odaklı DEM’e yapılan bu çağrıdan da teröristbaşı Öcalan’a yapılan bu çağrıdan da aşırı derecede rahatsız olmuştur. “Önderimiz Apo” diyen DEM ile Özgür Özel, kendi tanımıyla “Göbekten bağlılar” ama teröristbaşı Öcalan’ın DEM ile bu manada sınırları çizilmiş yüzleşmesine şiddetle karşılar. 

“Önderimiz Apo” diyen DEM’in teröre itaat ve hizmet eden eylemlerini/söylemlerini kabul ederek onunla her türlü iş birliği ve ittifakı yaparken dert edinmeyenler, niçin onların “önderimiz” dediği teröristbaşından gelebilme ihtimali olan “Kurduğum terör örgütü PKK’yı Türkiye, Irak, İran ve Suriye üzerinde lağvediyorum” cümlesinden korkuyorlar. DEM’e yapılan çağrı da teröristbaşı Öcalan’a yapılan çağrı da ortadadır ve gayet nettir.

HDP= Önderimiz Apo

Yeşil Sol= Önderimiz Apo

DEM= Önderimiz Apo 

Bu adını yazdığım ve terör konusundaki duruşlarını ifade ettiğim üç parti, birbirinin devamı ve arka arkaya kurulmuş partilerdir.

HDP, Yeşil Sol, DEM isimli partiler, kendilerinden önceki aynı çizgideki partiler gibi bugüne kadar “Önderimiz Apo” çizgisinden hiç vazgeçmediler.

Türkiye’deki muhalefetin tapındığı ve PKK’lı terörist olduğu yargı tarafından onanmış Selahattin Demirtaş bile HDP’yi şöyle tarif etmiyor muydu? “Bizim başarımız, yani HDP’nin başarısı ki Sayın Öcalan’ın çok önemsediği bir projedir. Kendisinin özellikle son 20 yılını adadığı bir projedir.”

Ey muhalefet! 

Taptığınız PKK’lı terörist Selahattin Demirtaş, bu cümleleri kuruyorsa siz de doğal olarak altına imza atıyorsunuz değil mi?

PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın bu sözlerinden sonra 2015 yılından itibaren HDP (Yeşil Sol-DEM) ile ittifak yapan siyasi parti genel başkanları şunlardır:

Kemal Kılıçdaroğlu

Özgür Özel

Meral Akşener

Müsavat Dervişoğlu

Ali Babacan

Ahmet Davutoğlu

Temel Karamollaoğlu

Gültekin Uysal

Ümit Özdağ

Ahmet Yılmaz

Namık Kemal Zeybek

Rıfat Serdaroğlu

Sadettin Tantan

Vecdet Öz

Bu parti genel başkanları, 7 Haziran 2015 seçimlerinde “Her CHP’li aileden HDP’ye bir oy” kampanyasında, 2019 yerel seçimlerinde, 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, 2024 yerel seçimlerinde HDP-Yeşil Sol-DEM ile çeşitli süreçlerde kimi zaman direkt, kimi zaman dolaylı ittifak yaparak PKK’lı terörist Demirtaş’ın ifadesine göre “Öcalan’ın projesine” katkı sunmuş olmadılar mı? 

Bu parti genel başkanları sadece seçim ittifakı yapmadılar, o tarihten itibaren birçok konuda HDP ile birlikte terör örgütü PKK’nın lehine olacak eylem ve söylem birlikteliği sergilediler. O süreçlerde PKK adına terörü yönetme merkezi olan Kandil ile Türkiye’deki bu muhalefetin açıklamalarına bakın zerre bir farklılık görebilecek misiniz? Şimdi bile Kandil’den güncel CHP-DEM iş birliği adına talimatlar sıralanmaktadır.

Amerikalı yazar Alexandra Bracken "Oyun tahtasındaki bu tek taşın yerini değiştirmek tüm oyunun gidişatını etkileyecekti." diyor ya… Terörle mücadelede kararlı ve tavizsiz olan MHP Lideri Devlet Bahçeli de tek bir taşın yerini değiştirdi, bugüne kadar HDP-Yeşil Sol-DEM rayında ilerleyen muhalefetin kirli zihni allak bullak oldu.

CHP’nin gelip-geçici genel başkanı Özgür Özel, CHP medyasının yazar/yorumcuları ve bunlara kuyruk olan herkes bu çağrıları “DEM’i bölme-parçalama oyunları” şeklinde değerlendiriyor.

Şimdi DEM’den istenilen belli… DEM “Teröre cephe alıyorum. Yasal ölçülere uyarak Türkiye partisi olmak için bundan sonra çok dikkatli siyaset yapacağım” derse, teröristbaşı Öcalan da “Madem beni önderiniz olarak kabul ediyorsunuz. Önderiniz olarak yüzünüze buradan ilan ediyorum. Kurduğum terör örgütü PKK’yı dünyanın her yerinde lağvediyorum ve terör eylemlerini bitiriyorum” dediğinde DEM bölünüyorsa bölünsün, parçalanıyorsa parçalansın size ne? Bu aşırı korku niye?

Elbette “Size ne?” kısmı, onlar açısından bu kadar basit olmuyor. 

Çünkü DEM ile ilişkilerini “Biz birbirimize göbekten bağlıyız” diye duyurmuş CHP’nin derdi, DEM’i terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık ederken, siyasi alanda bir bütün olarak görmek istemektedir. CHP, DEM’in bu mevcut terör çizgisini asla bozmasını istemez. İstemiş olsaydı 2015 yılından itibaren sırasıyla sürdürdükleri HDP, Yeşil Sol, DEM ile olan iş birliği ve ittifak ilişkilerinin arasına “Gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın” çağrısını alırlardı. Böyle bir çağrı yapmayı bırak, Irak ve Suriye üzerinde terör örgütüne yönelik temizlik operasyonlarına, TBMM’nin onay verdiği tezkere oylamalarında hep beraber “Hayır” oyu veriyorlar.

DEM kim? 

Teröre yardım ve yataklık yapma özelliğini zerre ara vermeden sürdüren, kendinden önceki HDP-Yeşil Sol gibi Kandil’den onaylı CHP’nin siyasi ve kadim ortağı!

MHP Lideri Devlet Bahçeli, Türkiye sınırları içinde terörün damarlarını kurutmak için, teröristbaşı Öcalan ve DEM’i birbirine muhatap ederek, açıktan bir oyun kurmuştur. Bu çağrılara teröristbaşı Öcalan uyar, DEM mi uymaz; DEM uyar, teröristbaşı Öcalan mı uymaz; yoksa her ikisi de mi uyar yahut her ikisi de mi uymaz, tüm bu soruların cevabını önümüzdeki gelişmelerin ışığında göreceğiz.

Ama bu süreçte, “Önderimiz Apo” diyen partilerle (HDP-Yeşil Sol-DEM) ittifak ve iş birliği yapan CHP ve kuyruklarının korkusuna, telaşına, kaygısına tüm Türkiye şahit olmuştur. MHP Lideri Devlet Bahçeli, terörü besleyen damarların röntgenini çekmiş, Türk milletinin önüne koymuştur. Türk milletinden yana olanlar, bu gelişmeleri sağduyulu bir şekilde yorumladığı gibi, Türkiye’deki bazıları da bu önüne konulan röntgeni kimi sinsilikle, kimi kurnazlıkla, kimi ahmaklıkla değerlendirmektedir.   MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çağrılarındaki anlamını “ABD, İsrail ve Kandil” üçü anladılar ama Türkiye’deki onların zihinsel-bedensel temsilcileri anlamamış gibi davranıyor. 

“Önderimiz Apo” diyen partilerle (HDP-Yeşil Sol-DEM) 10 yıldır aralıksız ittifak yapan CHP ve kuyrukları, ortakları DEM’e “Önderimiz” dedikleri teröristbaşı Öcalan’ın “Terör tamamen bitmiştir ve kurduğum terör örgütü PKK’yı lağvediyorum” şeklinde yapabileceği bir çağrıdan niye telaşa kapıldıklarını Türk milletine izah etmek zorundadır. Buradaki çelişki ve tutarsızlıkları da Türk milleti çok iyi tahlil etmelidir.

Çarşamba günü "Geçtiğimiz haftalarda MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli'nin, kendisinin ve partisinin yarım asrı aşkın siyasi kariyerini ortaya koyarak yaptığı cesur çağrının Cumhur İttifakı'na şaşı bakanların iştihanı kabarttığını görüyorum. Bu içten pazarlıklı tipler, hep olduğu gibi yine hüsrana uğradılar. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 14 Kasım'da yaptığımız görüşme dahil her istişaremizde Sayın Bahçeli ile sadece iç siyasete değil dış politikaya dair pek çok konuyu samimiyetle ele alıyor, fikir teatisinde bulunuyoruz. Ülkenin ve milletin hayrına olan her meselede Sayın Bahçeli ile tam bir mutabakat halindeyiz, uyum ve eş güdüm içinde hareket ediyoruz.” açıklamalarını yapan Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, Cumhur ittifakı üzerinde fitne-bozgunculuk yaratmaya çalışanlara verdiği bu cevapla son noktayı koymuştur.

Sayın Erdoğan ve Bahçeli’nin terörle mücadeledeki duruşları tarihe geçmiş bir kararlılık ve başarı içermektedir. Terörle mücadelenin her yöntemini uygulayarak, Türkiye’deki terörün damarlarını da açık etmektedirler.

Bu süreçte en aciz, en çaresiz olarak karşımıza yine çıkan HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar’ın “PKK ve Öcalan konusunda CHP ile aramızda zerre görüş farklılığı yok” şeklinde tarif ettiği CHP olmuştur.

CHP bu duruşuyla diyor ki: Ey ortağım DEM! “Önderimiz Apo” demeye, terör örgütü PKK’ya her türlü yardım ve yataklık yapmaya devam et. Ama “Önderiniz Apo” asla size “Terör bitti. Hizmet ettiğiniz PKK’yı lağvediyorum demesin”

“Terörsüz Türkiye” yolunda kurulan bir oyun, kaç maskeyi düşürdü gördünüz mü?

Gel de şimdi Meral Akşener ve Ümit Özdağ’ın şu sözlerine hak verme!

Meral Akşener: “Devlet Bahçeli çok iyi de bir stratejik akla sahiptir. Satranç oyuncusudur, hep 5 hamle sonrasını görür. Bazı şeyleri göze alır, ama demokrasinin yanında durur. Partiye zarar getirecek bir şey Türkiye'ye faydalıysa, onu yapar. Rastgele konuşmaz.  

Ümit Özdağ: “Devlet Bahçeli, çok uzun süre MHP genel başkanlığı yaptı. Derin bir bilgi ağı var şüphesiz. Siyasette taktik anlamda ciddi bir ustalığı var ve söylediği şey ciddiye alınmalı.” 

Türkiye Cumhuriyeti terörle mücadelede son sekiz yıldır çok başarılı bir çizgi yakalamıştır. MHP Lideri Devlet Bahçeli de bu süreçte Türkiye’deki terörün muhataplarına çok net bir çağrı yapmıştır. Terörü sürdürürler sürdürmezler kendilerinin bileceği iştir. Türk devleti her alanda terörle mücadelesine devam ediyor.

Merhum Erzurumlu İbrahim Hakkı ne güzel söylemiş: Hak şerleri hayreylerZannetme ki gayreyler. Ârif ânı seyreylerMevlâ görelim n'eyler. N'eylerse güzel eyler

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *