Türkiye işgalci değil, KKTC vatanımızdır
Türkiye Cumhuriyeti devlet kadrosu, hafta sonu yavru vatan KKTC’ye büyük bir çıkarma yaptı. Lefkoşa’da yapımı tamamlanan ve içerisinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanlığı ile Cumhuriyet Meclisinin de yer aldığı KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışı ile, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde düzenlenen dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST bu anlamlı ziyaretin vesilesi oldu.
Kıbrıs’ın yoğun bir gündemle karşı karşıya kaldığı, çeşitli oyunların sahnelendiği böyle bir dönemde, Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’ye gerçekleştirdiği bu ziyaret, son derece yerinde ve zamanında olmuştur.
Türk milleti ve Kıbrıs Türkü’nün bu topraklarda ev sahibi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Bunu bilmeyenler bilsin, duymayanlar duysun. Her karışında bir Mehmetçik veya mücahidin naaşı olan bu topraklar, bize şehitlerimizin mirası ve emanetidir.” şeklindeki sözleri, hem dostlara hem de düşmanlara güçlü bir uyarı niteliği taşımıştır.
Türk milletinin her ferdinin kenetlenmesi gereken millî duruş tam da budur. Düşman unsurlar elbette KKTC üzerinde oyunlar oynamaya çalışabilir, haklarını gasp etmeye yeltenebilir. Ancak Türk milletine düşen görev, bu toprakların her karışında KKTC’nin haklarını kararlılıkla korumak ve savunmaktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da belirttiği gibi KKTC şehitlerimizin mirasıdır. Bu toprakların en büyük handikapı ise ne yazık ki kendi içinde barındırdığı hain unsurlardır.
Yıllardır şahit olduğumuz ihanet sahnelerinin bir benzerini, bu anlamlı programlar sırasında bir kez daha yaşadık. Gerçekten kan dondurucu bir tabloyu bazı çevreler yeniden önümüze koydu. Türkiye Cumhuriyeti büyük ve kıymetli bir yatırım yapmış, Cumhurbaşkanı ve kabinesi bu yatırımın açılışı için KKTC’ye gelmişti. Ancak KKTC’deki Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışını protesto eden, KKTC vatandaşı kimliği taşıyan bir grup, “Bu memleket bizim memleketimiz. Esir aldınız bizi. İşgalciler!” diyerek alçakça bir eylem gerçekleştirdi.
Ne yazık ki bu manzaralar bugüne özgü değil; yıllardır süregelen, acı bir tekrar. Bu ihanet dolu söylemleri sadece bazı vatandaşlardan değil, geçmişte KKTC Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı yapmış kişilerden de duyduk.
“Türkiye’yle ana vatan–yavru vatan ilişkisi bitmeli.” diyen Mustafa Akıncı gibi bir ismin KKTC’de Cumhurbaşkanlığı yapmış olması başlı başına vahim bir tablodur. Dahası, böylesi bir kişinin Türkiye’de, Atatürk’ün mirasını sahiplenme iddiasındaki CHP tarafından desteklenmiş olması da başlı başına bir ibret vesikasıdır.
Mustafa Akıncı, görev süresi içinde bir İngiliz gazetesine verdiği röportajda, “Yarım asırlık bölünmüşlükten sonra tek işleyen çözüm, federal bir çatı altında yeniden birleşmektir. Bu başarılamazsa, Kuzey Kıbrıs daha fazla bağımlı hale gelir, Ankara tarafından yutulabilir ve fiilen Türkiye’nin bir iline dönüşebilir.” ifadelerini kullanmış; bununla da yetinmeyip şu akıl almaz cümleyi sarf etmiştir: “Türkiye’ye bağlılık korkunç. İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım!”
Bu sözler, yalnızca bir siyasi gaf değil; aynı zamanda şehitlerin mirasına, Kıbrıs Türk halkının onurlu mücadelesine ve Türk milletinin fedakârlıklarına açık bir ihanet olmuştu.
Mustafa Akıncı gibilerinin ektiği ihanet tohumları ne yazık ki KKTC’de filizlenmeye devam etmektedir. Özellikle son aylarda, “Türkiye KKTC’de işgalcidir” şeklindeki söylemler, sloganlara ve pankartlara taşınarak yaygınlaştırılmaktadır.
KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışında, “Esir aldınız bizi. İşgalciler!” sloganlarıyla yapılan protestolar, Rum’dan daha Rumcu bir zihniyetin yansımasıdır. Böyle bir anlayışa sahip kişilere “KKTC vatandaşı” ya da “Türk” demek, kelimenin tam anlamıyla anlamsız olmaktadır. Türkiye’yi KKTC’de işgalci olarak görenlerin gerçek etnik kökeni ne ise bunu ortaya koymalılar ve bu söylemleri yüzünden hak ettikleri karşılığı almalıdır. Çünkü “Türkiye işgalcidir” diyen bunlar, KKTC işgal edildiğinde işgal edenlere destek verecek olan kişilerdir.
KKTC üzerinde bir oyun oynandığı ve bu oyunun gün geçtikçe derinleştiği açıktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu tabloyu görerek KKTC’de verdiği mesajlar, herkes için önemli bir uyarı niteliği taşımaktadır.
KKTC vatanımızın bir parçasıdır. Bu parçayı bizden koparmaya çalışan herkes düşmanımızdır. KKTC’yi kanla koruduk, gerekirse yine kanlarımızla koruyacağız. Özellikle “Türkiye KKTC’de işgalcidir” diyen hainler bunu çok iyi anlasın…
Ne diyordu Sayın Devlet Bahçeli: Dün de, bugün de, yarın da Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır.
Tarihin akış istikametinin hilafına kürek çekmek boşuna bir emektir.
Ankara’yla Kıbrıs’ın kaderi birdir.
Anadolu coğrafyası nasıl vatanımızsa, Kıbrıs’ta öyledir.