Güler Kömürcü hem suçlu, hem suçlayan!
Geçen hafta, “MHP Papatya Falı Sevmez” başlıklı yazımda, ülke gündeminde ve yargı süreçlerinde yer alan bazı konularla ilgili Milliyetçi Hareket Partisi’nin adının kasıtlı olarak karıştırılmaya çalışıldığına dair değerlendirmelerde bulunmuştum. Özellikle bazı gazeteciler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki (İBB) yolsuzluk ve rüşvet dosyalarına yönelik “MHP’li avukatlar” vurgusu ya da Rezan Epözdemir’in tutuklanmasıyla ilgili “MHP ile irtibatları” gibi imalı paylaşımlarla bilgi kirliliği yaratmaya çalışmıştı.
Bu tür paylaşımlarda MHP’nin adı anılıyor, ancak isimler açıkça belirtilmeden muğlak ifadeler kullanılıyordu. Yazımda bu duruma şu şekilde tepki göstermiştim: “Bazı kişiler, yargı gündemindeki olaylara kasıtlı olarak yeni aktörler ya da figüranlar eklemeye çalışıyor. Ortaya atılan iddialar, sosyal medyada ‘Acaba bu kim?’ sorusuyla papatya falı açar gibi tahminlere yol açıyor. Böylece kamuoyu manipüle ediliyor ve olayın gerçek odağı bulanıklaştırılıyor.”
Bu iddiaları ortaya atanlardan biri gazeteci Güler Kömürcü’ydü. Kömürcü, sosyal medya paylaşımında şu soruları yöneltti: “Bir önemli soru daha: Şu anda gözaltında olan ve hakkında askeri casusluktan FETÖ işbirliğine kadar birçok suçlama bulunan #RezanEpözdemir’in, #MHP içinde de irtibatlı olduğu isimler olduğu iddia ediliyor. Bu iddialar doğru mudur? Gerçek payı varsa, Epözdemir’in MHP içindeki irtibatları kimlerdir?”
Oysa Rezan Epözdemir’in daha çok CHP ile ilişkileri konuşulurken, Güler Kömürcü’nün adeta sipariş üzerine MHP ile bir bağ kurmaya çalışması dikkat çekiciydi. Bu nedenle, yazımda Kömürcü ve benzerlerine şu çağrıyı yapmıştım: “‘Bunlar kim?’ sorusunun cevabı hayali Sarı Çizmeli Mehmet Ağa mı? Olayı tarif edip MHP’yi zan altında bırakıp sonra kenara çekilmek niye? Madem bu şekilde iddialar ortaya atıyorsunuz, ispatlayacak belgeniz neyse, onunla birlikte isimleri de paylaşın!”
Güler Kömürcü, bu yazıma ve çağrıma sosyal medya hesabından yanıt verdi.
Yanıtınıza şu sözlerle başladınız: “Yıldıray Çiçek’in dikkatine; çok anlamsız, saçma bir çağrı yapmışsınız. Ya yazdığımı okumamışsınız ya da bilemediğim bir nedenden bana gizli bir öfke besliyorsunuz ki sizinle hiç tanışmıyoruz!”
***
Ortada MHP ile Rezan Epözdemir arasında herhangi bir bağ yokken, durduk yere “hakkında askeri casusluktan FETÖ işbirliğine kadar birçok suçlama bulunan Rezan Epözdemir” vurgusuyla, “MHP içinde de irtibatlı olduğu isimler olduğu iddia ediliyor. Bu iddialar doğru mudur? Gerçek payı varsa, Epözdemir’in MHP içindeki irtibatları kimlerdir?” şeklinde bir soru yönelterek zihinleri bulandırmanız anlamsız ve saçma değil midir?
Buna karşın, bizim “Bilgi kirliliği yaratan imaları bırakıp, bildiğiniz ne varsa isim vererek açıklayın” dememiz mi anlamsız ve saçma olacak?
Ayrıca şu cümleyi kurmuşsunuz: “Bilemediğim bir nedenden bana gizli bir öfke besliyorsunuz ki sizinle hiç tanışmıyoruz!”
***
Bilmediğiniz kişileri sosyal medya sayfanızda engelliyor musunuz? Daha düne kadar, sayfanızda benim yazdıklarınızı görmemi ya da sizin sayfanıza yorum yapmamı neden engellemiştiniz? (Daha yeni engeli kaldırdınız)
Bunun sebebi sizin MHP hakkında geçmişte duyduğunuz öfke ve düşmanlık olabilir mi?
Ben sizi, siz beni yazılarımızdan tanıyoruz.
O yüzden “Ben sizi nereden tanıyorum bayım?” triplerine hiç gerek yok Sayın Kömürcü…
Yanıtınızın sonunu şu şekilde bitirmişsiniz: “Ben sadece SORU SORUYORUM. İddia demek kulis demektir, ‘BİLGİ DEĞİL.’ Şayet bildiğiniz bir şey varsa, siz belgesini halkla paylaşın. Tam bir saptırma olmuş bu.” Yıldıray Çiçek, durduk yere neden beni gerçek dışı bir konuyla hedef göstermeye çalıştınız? Cidden anlamadım.”
Ortaya iddiayı ortaya atan sizsiniz. MHP ile Rezan Epözdemir ismini yan yana getiren de sizsiniz, ancak belgeyi halkla paylaşmamızı bizden istiyorsunuz. Ne belgesi paylaşacağız?
Biz zaten özgüvene dayalı bir şekilde “MHP hakkında ne biliyorsanız açıklayın” duruşundayız.
Bu nasıl bir gazetecilik, Güler Kömürcü?
“İddia maskesi” altında bu konuyu kamuoyuna taşıyan sizsiniz.
Biz ise sadece “Bildiğiniz bir şey varsa, isim ve belgeyle paylaşın” dedik.
Bu, sizi nasıl hedef göstermiş oluyor?
Sizin iddia sorma hakkınız var da, bizim “İddialarınızı ispatlayın” deme hakkımız yok mu?
Merhum sanatçı Kayahan’ın “Ah bir anlasam / Nerede, nerede, nerede / Ben nerede yanlış yaptım / Nerede, nerede, nerede / Ben nerede yanlış yaptım Allah’ım” şarkısındaki gibi kendinizi sorgulamaya başlayabilirsiniz. Ben sizin isminizi bile unutmuştum; ancak siz, MHP hakkında itham, iddia ve imalarla varlığınızı yeniden hissettirdiniz.
Eğer MHP hakkında bir iddiada bulunuyorsanız, belgesini açıklamak size düşer. Belgeniz yoksa, “iddialar” diyerek MHP’yi geçmişte yaptığınız gibi zan altında bırakmayın, Güler Hanım. Anlaştık mı?