Aslında bu olay bugünün olayı değil… Dün de CHP’de değişim isteyenler “başka adam mı yok” sorusunu soruyor, gerçekleşen kongreler sonrasında “başka adam” olmadığını görüyorlardı.

Bu kez farklı bir şey oldu ve CHP’liler sorularının cevabını kongre öncesinde aldılar.

Partisinde “değişim” kasırgaları kopan CHP’nin genel başkanı dedi ki…

“Partinin ilkelerine ve değerlerine bağlı, partiyi ileriye götürecek geçmişi temiz biri çıkarsa hemen bırakırım…”

CHP’de yaşanan olaylar zerre kadar beni ilgilendirmediği halde bu sözler beni bile düşündürdü.

Çünkü partinin ilke ve değerleri belli…

Bay Kemal’in FETÖ’nün kaset kumpası sonrası genel başkanlık koltuğuna oturmasıyla başlayan…

Atatürkçü olduğu bilinen isimlerin CHP’den tasfiyesiyle devam eden…

Etnik ve mezhepsel fitnelerin savunucusu tiplerin partinin tüm kılcal damarlarına kadar nüfuz etmesi sonrasında başarıya ulaşan…

CHP’nin varlığını PKK’nın varlığına adamak değil midir, partinin ilke ve değerleri?

Ee Bay Kemal’in işaret ettiği bu uğurda tüm CHP yönetimi adeta üstünü başını paralamadı mı?

PKK’lı teröristlerin tabutuna sırt veren, PKK terörünün kaynağını kurutmak için yapılan sınır ötesi operasyonlara karşı çıkan, kaynaklarını PKK’ya aktaran belediyelere kayyum atanmasına öfke kusan, PKK övücüsü siyasetçilerin adalet önünde hesap vermesine en üst perdeden tepki koyan hep onlardı…

Bay Kemal’in yaptıklarına “CHP fay hatlarından çıkıyor” şeklinde gelen eleştirenlere göğüs geren, yapacaklarını ise “CHP neden değişmesin, CHP de değişecek” sözleriyle pazarlayanlar da yine onlardı.

CHP’nin “radikal sol” anlayışa savruluşunun ilmek ilmek dokunmasında rol alan isimler kimlerdi?

Bu adamlar şimdi neredeler?

Hatırlayın o günleri…

 Gezi Parkı olaylarını organize eden güçlerin biçtiği marjinal grupların hamiliği elbisesi Bay Kemal’in üzerine tam otursun diye kimler mücadele etti?

Sırtını PKK’ya yaslayanların, PKK sizi tükürüğüyle boğacak diye salya akıtanların, terörist Öcalan’ın heykelini dikme hayalleri kuranların öcü olmadığını kimler savundu?

Bir CHP genel başkan yardımcısı düşünün ki ailecek HDP’ye oy verdiğini itiraf etti.

Hem de en ufak bir çekince göstermeden, yüzü kızarmadan…

Genel başkanının işaretine o kadar sadık adamlardı ki bunlar, ne değişti insan anlam veremiyor…

Tüm parti yöneticileriyle birlikte PKK ile kol kola giren birinin “geçmişi temiz” ifadesinden kastı nedir?

Söz konusu varlığını PKK’nın varlığına adamaksa CHP’li genel başkan yardımcılarının, milletvekillerinin, belediye başkanlarının, kısaca tüm yönetiminin bu konuda alnı pirüpaktır.

Bay Kemal’in karşısında yarışacaklar için ana konu da budur, kimin kendini daha fazla PKK’nın varlığına adayacağı meselesidir.