UTANÇ MADALYASI

Türk milliyetçileriyle özdeşleşen sloganik ifadelerden birisi “Selahattin Demirtaş teröristtir” cümlesidir. Gerek PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın gerekse onun ömrünü paspas gibi yere serdiği kirli zihniyetin Ülkücü-Milliyetçi düşüncedeki nihai hükmü hiçbir zaman oynaklık göstermemiştir.

HDP’nin PKK terörünün açtığı ihanet çukurlarını siyasi argümanlarla doldurmak amacıyla kurulan bir parti olduğunu bilenler açısından da Selahattin Demirtaş’ın misyonu ve vizyonu meydandadır. Ama bir de Selahattin Demirtaş’ın horoz dövüştürmekten içeri tıkıldığını zannedenler vardır. Bunlar HDP’yle beraber fırına verilen mercimeği milletin kursağından geçirmek için sabah akşam Selahattin Demirtaş güzellemeleri yapan muhalefet politikacılarının etkisi altındadır. Hedefi on ikiden vuran “Selahattin Demirtaş teröristtir” cümlesi bu güruhta çok büyük rahatsızlık uyandırır. Zannederler ki Selahattin Demirtaş’a terörist diyenlerin niyeti, adım adım iktidara doğru ilerleyen muhalefetin tekerine çomak sokmaktan ibarettir.

Peki ya Selahattin Demirtaş’ın en yakınlarından birisinin dolaylı yollardan aynı cümleyi kurmasına ne denecektir? Eski HDP'li Altan Tan ile Selahattin Demirtaş arasında geçen diyalog siyasi dengeleri değiştirecek bir içeriğe sahip olmayabilir, fakat gür sesle “Selahattin Demirtaş teröristtir” diyenlerin haklılığını tescil ederken, Demirtaş güzellemeleri yapanların maskesini düşürmüştür.

Eski HDP’li Altan Tan Selahattin Demirtaş’la olan konuşmasını "Silahla, şiddetle, demokrasi meclis birlikte olmaz, bunu açıkça söyleyebilmelisin dedim. Söylersem dağ var, ova var, şöyle tepki olur, böyle tepki olur dedi" şeklinde açıklıyor. Altan Tan’ın itirafı üzerinden geçmişe dönük bir okuma yapıldığında Selahattin Demirtaş’ın suçsuz, günahsız yere hapiste tutulduğunu düşünenlerin şu özet gerçekleri görmesi gerekiyor:

1. Selahattin Demirtaş’ın eylemleri ve söylemleri PKK’nın onayından geçen eylem ve söylemledir. Geçmeyenler zaten “Dağ var, ova var” engeline takılmıştır.

2. Selahattin Demirtaş “Kürt'ün tek eksiği vardır o da Kürdistan'dır” derken, "Biz bu meydana Başkan Apo'nun heykelini dikeceğiz " diye haykırırken, HDP milletvekillilerini PKK’lı teröristlerin cenazelerine katılmaya zorlarken, “Hendek kazanların alnından değil, ellerinden öpüyorum” diyerek yüzlerce şehit verdiğimiz Hendek olaylarını teşvik ederken perdenin gerisinde kendisine sufle veren Kandil Dağı’dır.

3. HDP’nin resmi hesabından yapılan “Kobane'deki kuşatma ve vahşi saldırganlık son bulana kadar süresiz direnişe çağırıyoruz” şeklindeki açıklamayla fitili ateşlenen ve 2 polisimizin şehit olduğu, Yasin Börü’nün de aralarında bulunduğu 37 kişinin hayatını kaybettiği 6-8 Ekim olayları PKK’nın emir ve talimatları doğrultusunda yaşanmıştır.

Zaten Selahattin Demirtaş bu suçlardaki rolünden dolayı cezaevinde tutulmaktadır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Bu iddiaları Selahattin Demirtaş alacak, göğsüne şeref madalyası olarak takacak” dediği suçlar bunlardır ve bu suçlar Altan Tan’ın da itiraf ettiği gibi PKK’nın talimatıyla işlenmiştir. Son seçimlerde Cumhurbaşkanı seçilemediği için Selahattin Demirtaş’ı cezaevinden çıkarıp madalyasını takamayan Kemal Kılıçdaroğlu üzülmesin. Altan Tan’ın bu itiraflarını bir utanç madalyası olarak göğsüne taksın. O bunu yapmasa da bizi gıyaben taktık saysın…