CHP'nin fosil ve müzelik amigosu, CHP-PKK iş birliğinin şakşakçısı, çakma Atatürkçülüğün bayraktarı Uğur Dündar, merhaba yine ben! Geçmişte radarımdaydın şimdi daha özenle takip edeceğim seni. Geçtiğimiz günlerde şahsımla ilgili “Fenerbahçeli taraftarlara embesil dedi” kumpas haberini Cumhuriyet gazetesi üzerinden yaptırmanla beraber sana olan ilgim daha çok arttı.

İşin garip tarafı nedir biliyor musunuz?

Bu haberler Uğur Dündar merkezli köpürtülüp “Mecliste Hizbullah istemiyoruz” kurgulu sloganlarla CHP-PKK ilişkisini perdelemek adına âdeta seferberlik başlatılmıştı. Ben de sosyal medyada CHP ve kuyruklarının başlattığı bu kurguya tepki vermiştim. Fenerbahçe’nin bir avuç taraftarının da Uğur Dündar yönlendirmeli bir şekilde bu kurguya alet olduğunu sonradan öğrendim. CHP trollerinin CHP-PKK ilişkisini perdelemek için başlattığı “Mecliste Hizbullah istemiyoruz” sloganında amacı çözen yorumlarımı Fenerbahçe taraftarı ile yan yana getiren kumpasın Uğur Dündar tarafından yapıldığını öğrenince, Uğur Dündar hakkında sosyal medya sayfamdan özeti “CHP'ye yaltaklanmak için üç kuruşluk tezgâhlara girme. Fenerbahçe senin siyasi saplantı ve takıntılarının tatmin kulübü değil, her görüşten Türk milletinin takımıdır. Hangi twitimde, hangi yazımda "Fenerbahçe ve taraftarı" ifadesi geçiyor da tüm embesil sol medyaya "Fenerbahçe'ye hakaret etti" diye haber köpürtüyorsun? Sen Fenerbahçe'nin sadece CHP'den mi oluştuğunu sanacak saplantıdasın? Ruh sağlığın dibe çökmüş! CHP'li trol embesillerin PKK-CHP ilişkisini gizlemek için cambaza bak oyunu oynayarak uydurduğu sloganları yoksa sen mi üretiyorsun?” olan bir mesaj yayınlamıştım. Ne olduysa birden hakkımda yapılan haberler kesildi, sürekli saldıran troller kanalizasyon kanallarına geri çekildi. Âdeta çil yavrusu gibi dağıldılar.

Bu manzarayı görünce yıllar önce bir yazımda paylaştığım şu hikâye aklıma geldi.

Geçmişin herkesin saygısını kazanmış derin hocalarından biri, yıllarca ders verdiği bir öğrencisini bir gün karşısına aldı ve şöyle dedi:

- Sen artık yılların tahsil ve terbiyesi sonucu belirli bir düzeye geldin. Gerekli bilgileri nazari olarak kavradın. Ama bu öğrendiklerinden sonuç çıkaracak, yorum yapacak, gerektiğinde bunlardan yararlanacak hâle geldin mi, bunu öğrenmek için sana bir soru soracağım. Doğru cevap verdiğin takdirde sana icazet (diploma) vereceğim. Öğrenci:

- Peki hocam, sorunuzu sorun, bilirsem beni serbest bırakın, ben de zaten bunu istiyorum, dedi...

Hoca sorusunu şöyle yöneltti:

- Diyelim ben seni serbest bıraktım, ilk önce bir sıla-i rahim (yakın akraba ziyareti) yaparsın. Memleketine giderken elbette köylerden, yaylalardan geçeceksin. Yolun üstünde davar sürülerine, çoban köpeklerine rastlayacaksın. Varsayalım ki böyle bir yerde beş altı tane köpek birden sana saldırdı. Nasıl kurtulursun?

Öğrenci cevap verdi:

- Elimdeki sopa ile karşı koyarım.

- Sopa ile beş altı köpekle baş edemezsin.

- Köpekleri taşa tutarım.

- Yine kurtulamazsın.

- Silahımı çeker öldürürüm.

- O zaman köpek sahipleri seni oradan sağ salim bırakmazlar. Öldürmeseler bile iyice döverler, pestilini çıkarırlar ve köpeklerin parasını da tazmin ettirirler...

Öğrenci pes etti:

- Hocam bilemeyeceğim. Anlaşılıyor ki bir süre daha sizden feyiz almam gerekecek. Fakat nasıl kurtulabileceğimi siz söyler misiniz?

Hoca açıkladı:

- "Dağda, bayırda, yaylada nerede olursa olsun böyle birkaç köpeğin birden saldırısına uğrayınca ilk yapılacak şey, köpeklerin sahiplerine veya köpekler kimin denetiminde ise ona haber vermektir. Çünkü köpekler daima sahiplerine yakın yerlerde bulunurlar ve sahiplerinin bir sözüyle, bir ıslığıyla saldırıdan vazgeçerler."


Bu hikâyeden çıkartacağımız ders, sonunda Hoca’nın kurduğu cümlelerden anlaşıldığı gibi köpeklerle uğraşmak yerine sahiplerine mesajı vermekle ilgilidir. Ben de Uğur Dündar’ı işaret ederek ona haber verdim. O da medya ve sosyal medya üzerindeki trol köpeklerini geri çekti.

Çakma Atatürkçü Uğur Dündar geçtiğimiz gün CHP’nin düşüncelerine kanalizasyon kanalı olan Sözcü’de  “Kılıçdaroğlu bunları yapmadı” diye bir konuşma yapmış ve geçmişte AKP iktidarında gerçekleşmiş Oslo, Habur, Çözüm Süreci, Barzani ilişkilerinden, BOP projesinden bahsetmiş…

Evet, AKP iktidarında geçmişte bu ve benzeri başlıklarda yanlış adımları olmuş ve Türk milliyetçileri, Ülkücüler Liderleri Devlet Bahçeli’nin önderliğinde tüm bunlara karşı da mücadele etmiştir. AK Parti bünyesinden Abdullah Gül, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç gibi tipler uzaklaşınca, etkisiz hâle getirilince geçmişte o başlıklarda yaşananlar da artık yaşanmaz oldu. Hele ki, Cumhur İttifakı kurulunca “milli duruşun” bayraktarlığının yeri ve adresi de net oldu.

13 yıl önce yaşananlardan bahseden çakma Atatürkçü Uğur Dündar, niçin geçmişte AKP’nin yaptığı konuların ihalesini ABD’den alan Kılıçdaroğlu’ndan bahsetmiyor?

AKP’nin ki “mişli” geçmiş zaman, CHP’nin yaptıkları şimdiki zaman Uğur Dündar?

Uğur Dündar BOP demişsin. Geçtiğimiz yıl “Büyük Ortadoğu Projesini hayata geçireceğim” diyen Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

“YPG terör örgütü değil. Vatanını seven oluşum”, “Türkiye’nin beka problemi yok. YPG bize mi saldıracak” diyen Kılıçdaroğlu!

Barzani’ye CHP’li heyet gönderip “PKK ile çatışmayı bırakın. Kürt sorununu CHP çözecektir” ve “Barzani’nin bağımsızlık için referandum hakkıdır” diyen Kılıçdaroğlu!

Türk Ordusu’nun başta Zeytin Dalı gibi terör örgütü PKK/YPG’ye yönelik sınır ötesi operasyonlarına karşı çıkan Kılıçdaroğlu!

Irak ve Suriye tezkerelerine PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile birlikte “Hayır” oyu veren Kılıçdaroğlu!

HDP ile birlikte sözde “Adalet Yürüyüşü” yapan Kılıçdaroğlu!

HDP ile birlikte anayasa değişikliği için taslaklar hazırlayan Kılıçdaroğlu!

Terör örgütü PKK’nın gazete ve televizyonlarının Türk devleti tarafından kapatılmasına karşı çıkan Kılıçdaroğlu!

Terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık yapan HDP’nin belediyelerine kayyum atanmasına, belediye başkanlarının tutuklanmasına karşı çıkan Kılıçdaroğlu!

PKK’lı teröristleri azmettirerek yüzlerce askerimizi, polisimizi şehit ettiren, masum insanları öldürten terörist Demirtaş için “Serbest bırakacağım. Ülkeyi beraber inşa edeceğiz. Şeref madalyası takacağım” diyen Kılıçdaroğlu!

PKK’nın kapatılan televizyonu IMC TV’ye çıkıp PKK’lı Aziz Güler’i savunan, Anayasa’nın ilk dört maddesi için “Gelin değiştirelim” diyen Kılıçdaroğlu!

PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile referandumda, yerel seçimlerde ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde iş birliği ve ittifak yapan Kılıçdaroğlu!

PKK’lıları kendine başdanışman yapan Kılıçdaroğlu!

Türkiye’nin desteğiyle Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtulmasına “Türkiye maalesef silah ve cihatçı gönderdi” diyerek Türkiye’yi dünyaya hedef göstermeye çalışanları CHP’de başdanışman yapan Kılıçdaroğlu!

“Adalar Yunanistan’ın” diyerek Yunancılık yapan büyükelçileri rozet takarak CHP’ye alan Kılıçdaroğlu!

PKK’nın Suriye kolu PYD için “PYD devlet kursun” diyenleri genel başkan yardımcısı yapan ve aynı cümleleri kuran emekli askerleri CHP’ye dolduran Kılıçdaroğlu!

Çakma Atatürkçü Uğur Dündar sana hatırlatacağımız o kadar örnek var ki ama yerim dar… Kendine şunu soracak zekân yok mu? Evet, AKP geçmişte çözüm süreci yaptı da, şimdi niçin Kandil, HDP, terörist Demirtaş ve dünyanın her yerindeki PKK’lılar Kılıçdaroğlu için destek açıklaması yapıyor ve oyunu Kılıçdaroğlu’na veriyor. Sen bu kadar mı zavallı bir adamsın ki, bu soruyu soramıyorsun? Son 7 yılda 38 bin terörist öldürmüş, PKK’ya büyük darbe vurmuş bir irade ortada iken, terör örgütü kendine darbe vuranı mı yoksa “PKK’ya nefes aldıracağım” diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nu mu ister?

PKK’lı Mithat Sancar “Hedeflerimiz örtüştüğü için Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz” derken, PYD’li teröristbaşı Salih Müslüm “Afrin’in intikamını almak için Kılıçdaroğlu’nu destekleyin” derken senin zekân hiç mi basmıyor da 13 yıl öncesinden örnekler vererek bugün ortada olan PKK-CHP ilişkisinin üzerini örtmeye çalışıyorsun?

Fenerbahçe’yi ve Atatürkçülüğü lekeleme Uğur Dündar. Kendi zekân ortada, bizim zekâmızla dalga geçme!