CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan…

          Türkiye’nin geneli onu 2007 yılında kurduğu “Biz kaç kişiyiz?” platformu ve düzenlenen Cumhuriyet mitingleriyle tanımıştır. Geçmişte birçok gazete ve televizyonda yöneticilik yapmış ve Kanal Türk isimli televizyon kanalını kurmuş kişidir. Bu kanalı kurarken onun sağ kolu da terör örgütü PKK’nın yayın organı olarak kurulan Özgür Gündem gazetesinde Yazı İşleri Müdürlüğü yapmış olan Merdan Yanardağ gibi biriydi.

          Kanal Türk isimli televizyon kanalını FETÖ’cü iş adamı Akın İpek’e satmış ve bu durum o günlerde bir hayli tartışma yaratmıştı. Ulusalcılar o günlerde Tuncay Özkan tarafından aldatıldığını ve para için onun cemaate satıldığını ifade etmişti.

          O da kendisini “Biz bugün Kanal Türk denilen aracımızı sattık. Neden sattık? Çünkü zorda kaldık. Alanlara teşekkür ediyorum. İpek Koza Grubu’na teşekkür ediyorum. Akın İpek almasaydı yarın bu malların tamamı haraç mezat satılmıştı. Hayırlı olsun” şeklinde savunmuştu.

          FETÖ ile bu şekilde ticaret yaptığı hâlde 2008 yılında da FETÖ’nün kurguladığı Ergenekon adı verilen soruşturma çerçevesinde tutuklanmış ve 5.5 yıl hapis cezası almıştır. Onu 1998 yılında FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in karşısında el pençe divan oturarak yaptığı röportaj bile kurtaramamıştı.

          Tutuklanmadan önce de Yeni Parti isminde bir parti kurmuş ve o partinin genel başkanlığını üstlenmişti.

          Tuncay Özkan şimdi kendisinin 5.5 yıl Ergenekon davasından hapis yatmasını sağlayan FETÖ’nün yayın organı Taraf’ta yazarlık yapmış ve Taraf gazetesini “Benim yazdığım dönemde Taraf, oldukça cesur bir çizgi izledi. Bunun bedellerini ödedi ve ödemeye de devam ediyor. Bu baskılara rağmen gazeteyi çıkarmaya gayret edenlere saygı duyuyorum” şeklinde övmüş olan Yüksel Taşkın’ın genel başkan yardımcısı olarak görev yaptığı partide milletvekilliği yapmaktadır. Biliyorsunuz Taraf gazetesi Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarının propagandasını yapan gazeteydi. Yine biliyorsunuz Kemal Kılıçdaroğlu ısrarla Taraf gazetesinin genel yayın yönetmenliğini yapmış olan Ahmet Altan’ın da serbest bırakılmasını istemektedir.

          Tuncay Özkan kendinin cellatlarıyla işte böyle bir partide MHP’ye, Cumhur İttifakı’na karşı kara propagandalar yaparak tutunmaya çalışmaktadır.

          MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin son grup konuşmasında kullandığı “Bizde kıvırma yoktur, U dönüşü yoktur, çark yoktur, suya yazı yazmak yoktur, onun bunun telkinine kapılmak hiç yoktur” şeklindeki cümleleri üzerine Tuncay Özkan, Sayın Devlet Bahçeli’nin 15 Temmuz öncesi ve sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında söylediği sözleri yan yana getiren bir video yapmış, bunu da birçok haber sayfası haberleştirmiştir.

          Hatta Cumhuriyet gazetesi “CHP’den Bahçeli’yi zora sokacak video! Sosyal medyada günün konusu oldu” şeklinde haberleştirerek videoya dikkat çekmeye çalışmıştır.

          Türkiye 15 Temmuz gibi bir hain darbe girişimi yaşadığı güne kadar MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AK Parti hükümetinin politikalarına en sert muhalefeti yapan ama milli konularda da yol gösteren, olumlu adım gördüğünde de destek veren liderdi.

          AKP-cemaat ilişkilerini, yapılan PKK, Ermeni, Rum açılımlarını, ABDAB ilişkilerini, AKP’nin adının karıştığı yolsuzlukları çok sert eleştiriyordu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası kurulan Cumhur İttifakı’nın ilk günlerinde bu eleştiriler bir televizyon programında MHP Lideri’ne hatırlatıldığında “Her eleştirimin arkasındayım” demişti. Sanki inkâr eden var gibi, sanki o günlerin mücadelesinden utanan var gibi, CHP mevcut ihanetlerini örtmek için “cambaza bak” oyunu oynuyor. Sanki AK Parti hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP’nin geçmişte eleştirdiği politikaları sürdürüyor ama MHP de dün karşı çıktığı politikalara şimdi destek veriyor gibi hava yaratmaya çalışıyorlar. MHP dün AKP’nin FETÖ ve PKK ile ilişkisini eleştirmiyor muydu? Şimdi PKK-FETÖ, CHP’yi desteklemiyor mu?

          AKP-MHP Cumhur İttifakı’nı kurup, terör örgütleri PKK-FETÖ ve uzantılarıyla mücadele ederken şimdi bu mücadelenin önüne barikat kurmaya çalışan CHP değil mi?

Yolunu MHP mi sapıtmış, yoksa CHP mi Tuncay Özkan?

          Tuncay Özkan’ın bile Şaban Sevinç gibi CHP’li bazı gazetecilere “CHP’de gizli bir karar merkezi var. Bu karar merkezi CHP’nin dışında bir oluşum. Biz de kim olduklarını bilmiyoruz. Kemal Bey orada alınan kararları MYK’ya getiriyor” dediği günlerce tartışılmıştı. Tuncay Özkan’ın bahsettiği gizli karar merkezi mi terör örgütü PKK’nın uzantılarıyla beraber iş birliği yapma kararını vermişti?

          Aslında Tuncay Özkan da bu gizli karar merkezlerinden etkilenen birisidir. Çünkü “Öcalan kardeşliğin, barışın yüceltilmesi için kullanılmalı” diyen birisidir.

          Çünkü binlerce kişinin azmettirici katili olan PKK’lı terörist Demirtaş’ı cezaevinde ziyaret eden ve bu ziyareti “Selahattin Demirtaş’ı Cuma günü ziyaret ettim. Türkiye’nin birliği, bütünlüğü için… Adalet, özgürlük, barış için müthiş düşünceleri var. Herkese çok selamı var. Türkiye Selahattin Demirtaş’ı daha bir can kulağıyla dinlemeli. İlk duruşmasından itibaren söyleyecekleri çok önemli” sözleriyle kutsamaya çalışan birisidir.

          Çünkü “6 milyon oy almış bir siyasetçi (Demirtaş) cezaevinde tutulamaz” açıklamasıyla azmettirici bir katilin serbest bırakılmasını isteyen birisidir.

          Çünkü hendek-çukur-Kobani olaylarında binlerce kişinin ölümü ve yaralanmasından sorumlu terörist için ‘’Selahattin Demirtaş’la da diğer arkadaşlarla da kucaklaşacağız, yolumuza devam edeceğiz” diyen birisidir.

          Çünkü terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklık yapan HDP’lilere yönelik yapılan gözaltılara “Şimdi yapılan şey zulüm. Zulme sessiz kalırsanız zalimi onaylarsınız” şeklinde tepki gösteren birisidir.

          Böyle bir adam çıkmış dün AKP’nin açılım politikalarını eleştirmiş, şimdi kararlı ve tavizsiz terörle mücadelesini destekleyen MHP Lideri’ni “tutarsız” olmakla suçluyor.

          Düşünün böyle bir zekâ seviyesindeki adam bu ülkede toplumu etkileyen gazete ve televizyonlarda yöneticilik yaptı. Parti genel başkanlığı yaptı. CHP’de üst düzey görevlere geldi ve şimdi milletvekili…

          Tuncay Özkan olarak hem kendisi, hem partisi şimdi terör örgütü PKK’nın uzantılarını savunacak, onları korumaya çalışacak ama son beş yılda 17.600 terörist öldürmüş iradeye destek veren ve o iradeyle birlikte Cumhur İttifakı’nı kuran MHP tutarsız olacak öyle mi?

Tuncay Özkan bu kafayı gerçekten nasıl bir ürünle yaptın bizi bir merak sardı şimdi…

          MHP 7 Haziran sonrası ortaya koyduğu kırmızı çizgiler dâhilinde nasıl koalisyon kurmadıysa, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası da ilke ve ölçülerine uymayan ve Türkiye’ye zarar verecek bir atmosfer olsaydı yine ittifak kurmazdı.

          MHP Lideri’ni “tutarsız” olmakla suçlayan CHP’nin milletvekili Tuncay Özkan’a sormak lazım. 7 Haziran sonrası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti ile koalisyon kurmak için âdeta yalvarmadı mı?

          ‘’AKP ile ön yargısız bir şekilde görüşeceğiz; 17-25 Aralık konusunda rövanşist olmayacağız’’ diyen Kemal Kılıçdaroğlu değil miydi?

          O günlerde Hürriyet gazetesine verdiği röportajda şu sorulara şu cevapları veren Kemal Kılıçdaroğlu değil miydi?

          AK Parti ile koalisyon kurmanın CHP’ye oy kaybettireceği yorumları var. Siz ne düşünüyorsunuz?

          Biz Türkiye’nin çıkarları için her türlü ödünü vermeye hazırız. Yeter ki Türkiye kazansın. Kurulacak koalisyon eğer Türkiye’ye önemli bir sıçrama yaptıracaksa, kısa vadeli oy kaybı yaşamaya razıyız. Uzun vadede böyle bir koalisyon öncelikle Türkiye’ye kazandırır. Sonunda aklıselim galip gelir, toplum bizim yaptığımız fedakârlığı dikkate alır. Dolayısıyla, uzun vadede partimizin yaptıklarının değeri anlaşılır.

          İş dünyasından ciddi anlamda AK Parti-CHP koalisyonu yönünde beklenti ve talep var. Bu konuda sizi arayanlar oluyor mu?

          İş dünyası, dernekler, sendikalar, vatandaşlar... Her kesimden koalisyon konusunda talep geliyor.

          AK Parti ile görüşmeler olumsuz sonuçlanırsa, yani koalisyon kuramazsanız üzülür müsünüz?

          Elbette üzülürüm. Ama şunu anımsatmak isterim ki biz koalisyon konusunda kendi düşüncelerimizi samimi olarak açıklıkla ortaya koyduk.

***

Kimmiş tutarsız Tuncay Özkan?

          7 Haziran sonrası AKP ile koalisyon kurmaya çalışıyorsun da 15 Temmuz sonrası daha milli hâle gelen, terörle mücadelesinde tavizsiz ve kararlı olan, Kıbrıs ve Karabağ meselesinde Türk milletinin ruhuna uygun sahiplenme gösteren, Irak ve Suriye’de Türkmenlere sahip çıkan bir hükümete niçin destek vermiyor ve destek veren MHP’yi tutarsızlıkla suçluyorsunuz?

PKK ve diğer terör örgütlerine büyük darbe vurulurken MHP’nin desteği mi tutarsızlık?

CHP’nin PKK yanında saf tutmasıyla ve ittifak hâlinde olmasıyla bunu birlikte değerlendirin.

          Karabağ’ın işgalden kurtulması için Azerbaycan’a destek veren Cumhurbaşkanı Erdoğan’a destek vermek mi tutarsızlık?

          Karabağ zaferini karalamak için, CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Ünal Çeviköz’ün “Türkiye’den Azerbaycan’a silah yardımı yapılırken bazı söylentilere göre de bir takım milis ya da cihatçı grupların aktarıldığı şeklinde haberler var” şeklinde sözler kurmasıyla bunu birlikte değerlendirin.

          Kıbrıs’ta Rum ağzıyla konuşan ve davrananların yerine Türkiye’yi ana vatanı gören Ersin Tatar gibi milli kişilerin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olması için çalışan AK Parti hükümetiyle Cumhur İttifakı olmak mı tutarsızlık?

          “Türkiye’nin 82. vilayeti olmak istemiyoruz” diyen eski KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın CHP ve Ekrem İmamoğlu’na yakınlığıyla ve “Türkiye müdahil olmasın. Kıbrıs’ı Kıbrıslılara bırakırsak en doğrusu bu olacak” diyen Tunç Soyer’in sözleriyle bunu birlikte değerlendirin.

Yani tutarsız olmakla kalmayıp, ihanet içinde olan CHP’dir.

          Milli konularda birliktelik sergilemek, geçmişteki hatalardan ders çıkarıp Türkiye’yi koruma mücadelesi vermek ne Cumhurbaşkanı Erdoğan ne de MHP Lideri Devlet Bahçeli için bir tutarsızlık değildir.

          2017 yılında ABD seçimlerini Trump kazanmadan evvel “Suudi Arabistan’da değişim başladı, çok yakın zamanda İsrail ile diplomatik ilişki kuracaklar. İran da bu değişimden nasibini alacak. Türkiye de bu değişimden nasibini alacak. Ne olacak? Recep Tayyip Erdoğan ve siyasal kadrosu gidecek. Başka bir alternatif yok” şeklindeki yorumuyla Türkiye’deki değişimi ABD’den bekleyen Tuncay Özkan’dan ulusalcı değil, emperyalizm borazanı olur. CHP yönetimi 2017’de neyse, 2021 yılında da aynıdır. CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, yeni ABD Başkanı Joe Biden’dan “Biden yönetiminden ilk beklentimizin şu olacağını düşünüyorum: Hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, yargı sisteminin siyasetten arındırılmasına, güçler ayrılığına, demokratik reformlara, medya, ifade, toplanma özgürlüğü gibi tüm temel hak ve özgürlüklere çok güçlü bir vurgu yapması” beklentisini yansıtmadı mı?

          Tuncay Özkan siz sadece tutarsız olsaydınız keşke, tutarsızlık size iltifat olur, siz resmen Türkiye’ye ihanet içindesiniz.

          HD(P)KK’ya sevdalanmışsın, terörist Demirtaş ile kucaklaşacak kadar âşık olmuşsun, ABD’den medet umuyorsun sonra kalkmış MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi eleştirmeye kalkıyorsun… Tuncay Özkan hem haddini bilmiyorsun, hem sol saplantı ve takıntılarınla hafızanı yitirmişsin…