TERÖR örgütü PKK’nın siyasi alandaki yaltakçısı HDP’nin desteğini alarak siyasi proje peşinde koştukları halde, bunun adına “Millet ittifakı” diyenlerin birbirine el ense çektiği günlerdeyiz. CHP-HDP arasında sıkıntı yok ama İP, hamamın namusunu kurtarmak için aklınca hamleler yapıyor.

          Bu görevi de Yavuz Ağıralioğlu’na vermişler sanırım… İP isimli partinin sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu’nun geçtiğimiz gün CHP-HDP yakınlığı üzerinden kendi partilerinin konumunu belirlemeye çalıştığını görünce aklıma “Aşırı kurnazlığın sonunda insan kendini de aldatmaya başlar.” sözü geldi.

          Yavuz Ağıralioğlu’nun özetle “CHP’nin her yaptığına ‘evet’ diyerek, savunmuyoruz. HDP’ye kimi krediler açarak siyaset yapmanızı doğru bulmuyoruz diyoruz. Bu sizi 90’ların SHP’si gibi yapar, diyoruz. Bu bizim Millet İttifakı’na Katolik nikahı ile bağlı olduğumuz anlamına gelmiyor. Biz CHP’nin her politikasını beğensek CHP’li oluruz” diyor.

          Yavuz Ağıralioğlu’nun en çok tartışılan sözleri de “CHP’nin HDP’ye doğru adımlarını görüyoruz, bu konuda endişeliyiz” olmuştur. CHP, HDP’ye doğru adımlar atarken İP neredeydi? Elbette bizzat yapışık ikiz olan CHP- HDP’nin yanındaydı.

          Önce 16 Nisan referandumunda hayır cephesinde buluştular. İP henüz o zaman kurulmamıştı. MHP’yi ele geçiremeyince ortada kalıp, CHP’nin kapısına sığındıkları günlerdi. O günden beri CHP-HDP neredeyse bunlar da orada oldu.

        Meral Akşener, 24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanı adayı iken tüm seçim propagandasını HDP eski Eşbaşkanı PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasına ayırmıştı. “Demirtaş’ı serbest bırakın” diyordu başka bir şey demiyordu.

         Meral Akşener CHP ile düşe kalka HDP’ye o kadar alışmıştı ki, 24 Haziran seçim sonuçlarını değerlendirirken HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi” ilan etmişti.

          31 Mart yerel seçimlerine gelindiğinde ise İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Hatay, Mersin, Antalya, Bursa başta olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde CHP, HDP, İP ittifak yaptı. Zaten 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinden sonra CHP’nin birçok yöneticisi, yazarı, yorumcusu CHP’ye seçim kazandırdığı için HDP ve PKK’lı Selahattin Demirtaş’a defalarca teşekkür etti. İstanbul CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun, CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş’ın ve CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya’nın bu konudaki açıklamalarına bakarsanız bunu görebilirsiniz.

         CHP sadece HDP ve terörist Demirtaş’a değil, aslında Kandil’deki tüm terör elebaşlarına teşekkür etmeliydi. Çünkü tüm terörist elebaşları sırasıyla açıklama yaparak, CHP’ye oy verilmesini, CHP’nin adaylarının desteklenmesini istemişti. Tüm bunlar olurken Yavuz Ağıralioğlu neredeydi? Güzellik uykusunda mıydı?

         “HDP’nin gücüne güç katacağım” diyen Tunç Soyer’e önce oy verip, şimdi kadrosuna adam yerleştiren siz değil misiniz?

         “HDP’lilere layık olmaya çalışacağım. HDP’lilerin başımın üstünde yeri var” diyen, HDP eski Eş başkanı Selahattin Demirtaş aşkından gözü kör olmuş, terör örgütü PKK’ya yardım ve yataklıktan dolayı kayyum atanmış HDP’li belediye başkanlarına destek için giden Ekrem İmamoğlu’na oy verip, şimdi kadrolu eleman yerleştirmeye çalışan siz değil misiniz?

         CHP, HDP’ye doğru adımlarını yeni atmıyor ki, CHP 2014 tarihinden bugüne adım adım CHPHDP ittifakını dokudu. 7 Haziran 2015 seçimlerinde CHP-HDP ittifakı ete kemiğe büründü ve CHP Genel Başkan Yardımcıları bile ailece HDP’ye oy vermişti.

        Yavuz Ağıralioğlu 2015 yılında PKK’lılara “PKK içinde farklı şer odaklarının elemanlarını barındırıyor ama kahir ekseriyeti bu milletin devletin evladıdır. Ama namussuz evlatlarımız...” diyordu.

         O halde CHP’nin ittifak yaptığı “Bu namussuz evlatlar” konusunda bugüne kadar niçin sessiz kalmıştır?

         Kendi partisi de “Bu namussuz evlatlarla” yapılan ittifakın parçası olmuşken, şimdi “Endişeliyiz” açıklaması neyin nesidir?

         Son 4-5 yıldır CHP’nin terör örgütü PKK ile aynı çizgiye düşmediği bir konu var mıdır? Böyle bir CHP ile seçim ittifakı yapıp, Meclise girmediniz mi?

        AKP’nin geçmişte yaptığı yanlışlar üzerinden, bugün kendinizi nasıl akladığınızı sanıyorsunuz? AKP şimdi terörle mücadele ediyor, siz ise terör örgütüne sahip çıkan taraftasınız!

         4600 YPG’li teröristin öldürüldüğü Afrin Operasyonuna PKK’dan, HDP’den ve CHP’den bile önce “Tek adam rejimini kalıcı kılmaktan başka hiçbir amaca hizmet etmeyecek ve beka sorunu yaratabilecek Afrin savaş senaryolarına tamamen karşıyız” açıklamasını yapan senin partin değil miydi Yavuz Bey?

         CHP’yi HDP üzerinden eleştirirken, siz bu ittifakta yoksanız, nasıl oluyor da “İstanbul’u, Ankara’yı, İzmir’i, Antalya’yı, Adana’yı, Mersin’i biz kazandık” diye hem şekil yapıp, hem de kadro almak için CHP’li belediye başkanlarının kapısında yatıyorsunuz?

         HDPde “biz kazandık” diyor… Siz de.. Yavuz Ağıralioğlu’na geçtiğimiz aylarda HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan “İYİ Parti, size söylüyorum: Size rağmen, içinde bulunduğunuz ittifaka, HDP ve PKK’ya içinde gönül vermişlerin de olduğu insanlar oy verdi. Şu an koltuklarınızda HDP’nin oylarıyla oturuyorsunuz. Bu ittifakta, CHP ile yaptığınız ittifakta HDP’nin oylarının etkisi vardır. Ne yapacaksınız şimdi? Ne diyeceksiniz şimdi buna?” şeklinde bir cevap vermişti. Bu cevaptan sonra İP’lilerin tamamı sus pus olmuştu. Meral Akşener bile “Fatma Hanım” diye seslenerek ortamı yumuşatmaya çalışmıştı.

Yavuz Ağıralioğlu hal böyleyken bindikleri dalı niçin kesme peşindedir.

         Diyarbakır’da çocuğu terör örgütü PKK tarafından HDP kuryeliğinde kaçırılmış annelerin isyanı Yavuz Ağıralioğlu gibilere ilham vermiş olabilir. Bu feryadı belki de “Bizi de PKK’nın elinden kurtarın” şeklindedir.

         Meral Akşener, HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi” yapacak kötü bir ana olabilir. Ama baksanıza Yavuz Ağıralioğlu iyi bir evlada benziyor, “Bizi kurtarın” diye feryat ediyor.

İP içindeki CHP-HDP esirlerini kurtarmak şart oldu…

Mail: [email protected]
Twitter: Yildiraycicek9
Instagram: yildiraycicek1944