CHP’nin siyasi aparatı hâline gelmiş Sadettin Tantan ve CHP’nin tetikçi kalemi Rahmi Turan yine “CHP’ye nasıl propaganda faydası sağlarız?” hareketliliğindedir.

2018 yılındaki seçimlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a desteğini açıklamış HÜDA-PAR kimsenin dikkatini çekmemiş ve umurunda olmamıştı ama nedense 2023 seçimleri için desteğini açıklayınca 6+HDP masası çıldırmış gibi saldırıya geçti. Oysa bugün karşı çıkan 6’lı masanın tamamı HÜDA-PAR Genel Başkanı ile genel başkan düzeyinde görüşmüş ve kendi genel merkezlerinde HÜDA-PAR’ı ağırlamışlardı. O zaman hiç Hizbullah muhabbeti yoktu. Hiç kimse de çıkıp “6’lı masa ortakları Hizbullah’ın partisi HÜDA-PAR ile görüştü” diye feryat etmiyordu. Meral Akşener’den tut hepsi HÜDA-PAR’ın yanında gülücükler saçıyorlardı. Hatta 6’lı masa HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun da katılıp konuşma yaptığı “Erbakan’ı Anma Programı” düzenlemiş, 6’lı masanın tüm genel başkanları HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun kürsüye çıkışını, konuşmasını alkışlamıştı. Hiç kimse de çıkıp “6’lı masa Hizbullah ile beraber Erbakan’ı anma programı düzenledi” demedi.

Ne olduysa HÜDA-PAR 2018 seçimlerinde olduğu gibi, 2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı destekleme kararı alınca Hizbullah naraları atmaya başladılar.

Bunlardan bazıları da CHP hizmetkârı Sadettin Tantan, Rahmi Turan’dır. Bu iki isim HÜDA-PAR 6’lı masayla yan yana gelince, beraber program yapınca hiç sesini çıkarmadı ama şimdi nedense feryat ediyorlar. Mesela bu iki isim de bugüne kadar CHP’nin PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile iş birliğine, ittifakına susan kişilerdi. Her ikisi de yerel seçimlerde HDP’nin de desteklediği Ekrem İmamoğlu’na oy vermiştir.

Yani bunların meseleleri terör örgütü hassasiyeti değil, sadece konu CHP’ye yarıyor mu yaramıyor mu ona bakmalarıdır.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, 57. Hükümet’in İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’a o dönem 57. Hükümet’in Hizbullah terör örgütünün elebaşlarını öldürerek, örgütü çökerterek sağladığı başarıyı anlatmasını istiyor. Ama Sadettin Tantan, içindeki MHP düşmanlığından abuk subuk açıklamalarla yanıt veriyor. Sözcü yazarı tantanacı Rahmi Turan da Sadettin Tantan’ın şakşakçılığını yapıyor.

Demiş ki: “Dedim ya, Sadettin Tantan dümdüz bir adamdır, Doğrucu Davut'tur… Yaptığı cevabi açıklamanın, Devlet Bahçeli'nin hoşuna gideceğini hiç zannetmiyorum.”

Körler sağırlar birbirini ağırlar. MHP Lideri Devlet Bahçeli, Sadettin Tantan’a ne dedi, Sadettin Tantan ve onun Rahmi Turan gibi şakşakçıları ne anladı. “Ben ne söylüyorum, tamburam ne çalıyor? “ hâli de tam böyle bir şeydir.

Sadettin Tantan ve Rahmi Turan, terör örgütü konusunda bu kadar hassas ise niçin terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP’nin CHP ile olan iş birliğine, ittifakına tepki göstermiyorlar?

“23 Haziran’da HDP kazandı” diyen Sadettin Tantan, o günlerde bu güzellemeyi niçin yapmıştı?

2016 yılında  “HDP demek, PKK demek!” başlıklı yazı yazarak “Terörü destekleyenler kim olursa olsun, lanetlenecek kişilerdir! Teröristi alkışlayarak onu yüceltmek, caniye kahraman muamelesi yapmak, yalnız ülkeye değil, tüm insanlığa ihanettir. HDP'liler ne yazık ki bunu yapıyor, ölen katillere övgüler yağdırıyor.” diyen Rahmi Turan, aynı HDP CHP ile ittifak kurunca niçin HD(P)KK sever olmuştur?

Türkiye Cumhuriyeti’ni bölüp parçalayacak, Cumhuriyet’in değer yargılarına zarar verecek PKK imiş, FETÖ imiş, Hizbullah imiş, DHKP-C imiş, YPG imiş zaten hepsine karşı MHP her vakit mücadelesini eder ve etmeye devam etmektedir. Peki, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Atatürk’ün miras bıraktığı CHP neden hep iş birliği yapıyor? Türkiye’nin tek tartışması gereken bence budur.

AK Parti ve MHP odaklı kurulan Cumhur İttifakı’nın zaten en belirgin özelliği tüm terör örgütleriyle tavizsiz mücadele etmesidir. Yarın Hizbullah terör örgütü eline silah alıp terör eylemlerine başlarsa zaten onu ezecek olan yine Cumhur İttifakı’dır.

Cumhur İttifakı’nın durduğu yer belli, mücadelesi belli, protokolü bellidir. Buna halel getirecek bir adımının olması da mümkün değildir. Hizbullah ile bağının olmadığını söyleyen, yasal zeminde siyasi faaliyetlerini sürdüren ve bölgede HD(P)KK’lılarla âdeta kanlı bıçaklı olan HÜDA-PAR’ın PKK’nın meselesi olduğu çok net anlaşılmaktadır. PKK elebaşı Duran Kalkan’ın “HÜDA-PAR'ın geçmişi temiz değil. Bu grup baştan beri Batman çevresinde Kürdistan özgürlük mücadelesine karşı bir yara gibi varlık gösteriyor. Her fırsatta engel oluyor. 70'lerde de böyleydi” sözleri bunun ispatıdır. CHP ve ortakları da anlaşılan terör örgütü PKK’nın meselesini kendi meselesi hâline getirmiştir.

Açıkça PKK ilişkisini kabullenen HDP’yi terör örgütü PKK’nın uzantısı görmeyenler, HÜDA-PAR Hizbullah ilişkisini kabul etmediği hâlde niçin ısrarla suçlamada bulunmaktadır?

Biz “Hizbullah da, PKK da kahrolsun” diyenlerdeniz. Sadettin Tantan ve Rahmi Turan niçin “Kahrolsun CHP-HD(P)KK ilişkisi” diyemiyor?

HD(P)KK’dan, Kandil’den, terörist Demirtaş’tan sonsuz destek alan Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı hiç mi kanınıza dokunmuyor?

HÜDA-PAR için harcadığınız mesai ve enerjinin %1’ini niçin HD(P)KK ilişkisi için harcamıyorsunuz? Tek sebep “Cumhur İttifakı devrilsin de kiminle devrilirse devrilsin” düşüncenizdeki şeytanlık değil mi?

Sadettin Tantan ve Rahmi Turan bu hesapçılığınız çok sırıtıyor.

Tüm terör örgütlerinin desteğini almış Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verecek adamlar HÜDA-PAR üzerinden ahkâm kesiyor. Mide bulantısından başka bir şey değilsiniz.

Kaç gündür HÜDA-PAR’ı yazdınız, çizdiniz, konuştunuz. Hadi bakalım şimdi CHP’nin Kandil ve HD(P)KK ilişkisini yazın, konuşun da takip edelim. Var mı o cesaret sizde?