Çıktığı televizyon programında PKK’lı Selahattin Demirtaş’a tahliye isteyen, Demirtaş’a ait teröristlerin hayatını anlatan kitapları okumayı tavsiye eden, tüm terör örgütlerinin faaliyetlerinde sinsice varlığını hissettiren Osman Kavala’ya tahliye isteyerek tüm tepkileri üzerine çeken ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliğinden istifa etmek zorunda kalan Bülent Arınç yeni açıklama yapmış ve şunları söylemiş: “Haber Türk TV’de yaptığım konuşma sebebiyle yüzlerce dostumdan samimi duygularını ifade eden desteklerini ve dualarını bildiren mesajlar aldım. Bazılarıyla telefonda görüşüm. Ben onurlandıran bu mesajlardan dolayı hepinize teşekkür ederim. Bana verilen bu destek sözlerimin vicdanlarda karşılık bulduğunu göstermektedir. “

          Bülent Arınç terör örgütleri ve onların siyasi uzantılarından, kurumlarından, yazar ve yorumcularından destek almış olabilir. Zaten de öyle olmuştu. Haber Türk’te yaptığı konuşma sonrası, o çevreler Bülent Arınç’a destek açıklaması için kuyruğa girmişti. CHP, İP, HD(P)KK, Gelecek, Deva, Saadet çok sıcak sahiplenme göstermişti. İhanette diğerleriyle yarışan minnak ortaklardan Ahmet Davutoğlu’nun partisi de Bülent Arınç’a “partimize gelebilir” davetinde bulunmuştu.

          Yani Bülent Arınç’a bunlar destek verip, dua etmiş olabilir. Şehit ailelerinin, vatanseverlerin hepsi de kendine beddua etti, bunun da farkındadır herhâlde?

          Bülent Arınç ömür boyu anılacak ihanetleriyle şimdilik bir köşeye çekildi. Ama onun açıklamaları ve ismi üzerinden Cumhur İttifakı üzerinde fitne yaratmaya çalışanlar var. Bunlardan birisi de Ahmet Davutoğlu gibi zillet ittifakının diğer minnak ortaklarından Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’dır.

          Bu Ali Babacan’ı pek kimsenin dikkate aldığı yok ama özellikle CHP medyası onu balon gibi şişirmeye ve Cumhur İttifakı’na saldırılarda kullanmaya çalışıyor. CHP’nin başını çektiği zillet ittifakı, Ali Babacan’a “Cumhur İttifakı’ndan ne kadar oy tırtıklarsa o bizim için kârdır” gözüyle bakıyor.

          20 Haziran 2015 yılından bu yana Twitter hesabını kullanmayan, ülkede onca mesele olduğu hâlde bir tek yorum yapmayan Ali Babacan, beş yıl sonra parti kuracağı vakit ortaya çıkmıştı. Beş yıl nerede ne yedi, ne içti bilen yok… Bir sabah kalktık ki, Türkiye’ye veba getirecek düşünceleri taşıyan Deva isimli bir partiyle karşımıza çıktı. O naif ve yumuşak Ali Babacan gitmiş böyle ukala ukala, boyundan büyük laflar eden bir Ali Babacan gelmiş… Ali Babacan partiyi kurduğu ilk günden bu yana HD(P)KK’ya, terörist Demirtaş’a ve Kürtçülüğe sahip çıkmaktan ve Cumhur İttifakı’na saldırmaktan başka hiçbir şey yapmadı. Demek ki, Ali Babacan’a parti kurduranların ondan istediği misyon bu…

          Geçtiğimiz günlerde de terörist Demirtaş’a sahip çıktı diye Bülent Arınç’a “İktidarda olan partinin kurucularından birisi hukukla ilgili görüşlerini ifade etti. İnsan haklarıyla, hukukla ilgi içten, samimi sözler. Bir baktık önce küçük ortak hemen saldırdı, biliyorsunuz iktidarın küçük ortağı baya farklı şeyler söylüyor”. cümleleriyle sahip çıkmış… Ve Bülent Arınç üzerinden bol bol fitne üretmeye çalışmıştır.

          Aklınca Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a sataşıyor, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’ye sataşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kendi dava arkadaşlarını MHP’ye uyarak satmakla suçluyor ve bu yönde boyundan büyük şu lafları etmiş:

          *Birlikte yola çıktığı 40 yıllık arkadaşlarını küçük ortağın hakareti ile harcayıverdiler. Yola birlikte çıktıklarını yolda karşılaştığı, kendisine en ağır hakaretleri edene âdeta harcattı. Yola birlikte çıktığınız arkadaşlarınızdan kaç kişi yanınızda kaldı, sağınıza solunuza bakın.

          *Lafa gelince yola çıktıklarımızı yolda bulduklarımıza değişmedik diyorsunuz. Yola çıktıklarımızı yolda karşılaştıklarımıza değişmedik diyenler 40 yıllık arkadaşlarını yolda karşılaştıklarına harcattı.

          *Bu ilkesizlik olmasa bile en azından bir vefasızlık. Kutlu dava denilen şey de iktidarda kalma davasıymış.

Şu cümlelere bakar mısınız?

          Kanlı hendek-çukur ve Kobani olaylarında 846 kişinin azmettirici katili olan terörist Demirtaş’a sahip çıkan Bülent Arınç’a büyük öfke duyduğu için Cumhurbaşkanı Erdoğan suçlu oluyormuş… Kim kimi satmış oluyor siyasetin Bebecan’ı?

          Bir de ukalaca “yola çıktıklarınızdan kim kaldı yanında?” diye Cumhurbaşkanı Erdoğan’a soru soruyor.

          Ali Bebecan onları merak ediyorsan görüldüğü gibi hepsi de HD(P)KK çizgisinde senin gibi terörist Demirtaş’a özgürlük naraları atıyor, Türklük düşmanlığı yapıyor. AK Parti’den sizin gibiler uzaklaştıkça da AK Parti milli bir çehreye kavuşuyor.

          Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK’ya, siyasi uzantılarına, teröristlere tavır gösterince davasını mı satmış oluyor?

          Cumhurbaşkanı Erdoğan, 846 kişinin azmettirici katiline sahip çıkanlara tavır gösterince Ali Bebecan bunu “Dava dava dedikleri şey şahsi beka davasıymış.” diye eleştiriyor.

Ali Bebecan senin CHP’nin yanındaki minnak ortaklığının zekâsı bu mu?

          Sürekli “Küçük ortak, küçük ortak” diye hitap ettiğin MHP, teröristlere sahip çıkanlara tepki göstermeyecek de kime gösterecek?

          MHP, Bülent Arınç’ın ihanet söylemlerine alkış tutup, senin teröriste sahip çıkan “Demirtaş’ın temsil ettiği siyasi çizginin önü açık olmalı” sözlerine destek mi verecekti?

          Abdullah Gül’ün siyasi oyuncağı, dış mihrakların minnağı Bebecan ortadan kaybolduğun beş yıl içinde ‘fitne nasıl üretilir, Türkiye’yi bölmeye çalışanlara nasıl destek verilir?’ sana bunu mu öğrettiler?

          Terörist Demirtaş’a bu kadar şefkat beslerken, Sayın Erdoğan ve Bahçeli’ye niçin bu kadar öfkelisin?

          Bağıra bağıra askerlerimizi, polislerimizi hedef göstererek onları şehit ettiren terörist Demirtaş’a özgürlük istiyorsun da, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin vatan hainlerine bağırmasına mı “Konuştuğu kelimeleri biz ağzımıza alamıyoruz. Çünkü seviye yerlerde. Edep ve adaba uygun değil. Bir de nasıl bağırıyor konuşurken, bu mikrofonu icat etmişler değil mi? Ama o yine de bağırıyor.” şeklinde tepki gösteriyorsun ve karşındaki veba taşıyıcısı zavallılar da bu cümlelerine gülüşüyor.

          MHP Lideri Sayın Bahçeli, sizin gibilerin ihanetlerini çözdüğü, hayata geçirmenizin önünde engel olduğu için mi konuşmaları size batıyor? Geçtiğimiz haftalarda “Ali Babacan her kararın Ankara’dan alınamayacağını, yeni bir vatandaşlık tanımına ihtiyaç olduğunu zırvalıyor.” dediği için mi edebe, adaba uygun olmuyor?

          Hainlere merhametli, teröristlere şefkatli Bebecan, bu ülkeye senin verebileceğin bu tür vebalı düşüncelerle olsa olsa ihanet olur. Abdullah Gül’ün siyasi oyuncağı, CHP’nin ittifak minnağı Bebecan, MHP’ye sataşmak senin boyunu aşar. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a nankörlüğün, MHP Lideri’ne karşı hadsizliğin minnak ortaklığında çok komik kaçıyor bilesin…