CHP’nin İsrail’e armağanı

YAYINLAMA:
CHP’nin İsrail’e armağanı

Dünyanın yazılı olmayan ilk hukuk kurallarına sahip olan bir millet olarak kudretli devletler kurduk. Sayısız milletleri tek bayrak altında adil bir töreyle yönettik. Adaleti, milletin vicdanında tarttık. Son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti de hukukla kaim olan bir devlettir. 

Devletin varlığının, milletin birliğinin esası hukuktur.

Hukuk karşısında herkes eşittir.

Herkes eşittir Türkiye’dir.

Herkesin eşit olduğu yerde adalet vardır.

Adaletin sağlanmasının yegâne şartı da hukukun üstünlüğüne riayet etmektir.

Hukuk tanımazlık doğrudan devletin ve milletin karşısında yer almaktır.

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan herkes hukukun kapsama alanındadır. Bu alandan çıkmaya çalışmak devletin ve milletin çekim alanından kopmak demektir.

Hukukun kapsama alanından çıkmak toplumsal huzuru hedef almaktır.

Toplumun huzurunu bozmak korku, endişe ve panik havası oluşturmaktır. Bir diğer deyişle terör örgütlerinin asıl hedef ve amaçlar silsilesine dolaylı yoldan hizmet etmektir. 

İç huzur ve barış ortamını dışarıya açık hale getirmektir. Bu durum küresel emperyalist-siyonist çevrelerin “müdahale edilebilir ülkeler” kategorisine gönüllü yardım etmektir.

“Terörsüz Türkiye” arayışı bu kategoriden hem ülkemizi hem de bölgemizi çıkarmak için verilen mücadelenin adıdır. Amacı da toplumsal huzur ve barış ortamının eksiksiz biçimde tesis edilmesidir. 47 yıl önce ayağımıza vurulan prangayı söküp atma iradesidir. Bu iradenin nihayete ermesi için ise tarihi bir kavşak önümüzdedir. 

Ancak yine her zaman ki gibi bugüne kadar Türkiye’yi terör ile dizginleyenler “terörsüz Türkiye” hedefinin başarıya ulaşmasından ürküyorlar. İçeriden ve dışarıdan örtülü ve açık sabotajlar deniyorlar. Bu sabotajların en tehlikelisi ise toplumsal huzur arayışının vücut bulduğu bir dönemde sokak çağrılarının yapılmasıyla gerçekleşiyor.

Aklı başında olan herkes böyle bir dönemde sokakları işaret etmenin ne demek olduğunu gayet iyi bilir. Bilinmesine rağmen sokak çağrıları yapılıyorsa amaç da gayet açık ve nettir.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel bulunduğu konumun ciddiyet ve sorumluluğundan uzak bir tavırla ısrarla sokakları işaret ediyor, tahrik eden cümleler kuruyor, tehdit diline sarılıyor. CHP Genel Başkanı gibi değil, üniversitelerin sol gençlik yapılanmasına yeni dahil olan toy bir devrimci gibi hareket ediyor.

Bulduğu her fırsatta Türkiye’yi dışarıya şikâyet ediyor. Bundan da gurur duyuyor ve övünerek bahsediyor. İngiliz basınının kapılarında yatıp kalkıyor, “Bize sahip çıkın, Türkiye’ye baskı yapın” diyor. 

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla CHP’li Belediye başkanları gözaltına alınıyor, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, belediyenin önünde toplanma çağrısı yapıyor ve “söz tükenmek üzere” diyerek tehditler savuruyor.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla gözaltına alınıyor, CHP Genel Başkanı Özgür Özel sokak çağrısı yapıyor ve “gerekirse polis barikatlarını yıkın geçin” diye şiddeti tavsiye ediyor.

CHP İstanbul İl Kongresinde seçime hile karıştırıldığı gerekçesiyle ilgili mahkeme İl başkanlığı yönetimini tedbiren görevden alıyor, CHP Genel Başkanı Özgür Özel “mahkeme kararını tanımıyorum” diyerek hukukun kapsama alanından ayrılıyor.

CHP İstanbul İl Başkanlığında görevlendirilen geçici heyet İl binasına girmek istiyor, CHP Genel Başkanı Özgür Özel tüm partilileri il banası önüne davet ediyor ve “bu yanlıştan dönün, bu size son uyarım” diyerek mahkemelere parmak sallıyor.

“Mahkeme 15 Eylül’de mutlak butlan kararı verirse ne yapacaksınız?” sorusunu İngiliz Financal Times’a verdiği demeçte cevaplayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “barışçıl eylemlerle hayatı durma noktasına getiririz” diyor. Tıpkı “cinayet işleriz ama acı çektirmeden” demek gibi…

CHP hukukun kapsama alanı dışına çıkarak milletle olan bağını, bağlantısını, iletişimini koparıyor. Tıpkı şebeke dışına çıktığı için sinyal alamayan bir telefon gibi…

Hukukla kaim olan Türkiye Cumhuriyetini, hukukun kapsama alanı dışına çıkarak sokaklar üzerinden tehdit ediyor. Kimin adına parmak sallıyor bilemeyiz ama İsrail’in arayıp da bulamadığı ortamı CHP altın tepside armağan ediyor.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...